10.12.10

ESNAF OLMAK


Bu yazıyı yazmak artık farz oldu bana….

Bakın aşağıda yazdığım konu, toplumsal bir yaramız…. Eğer önlem alınmazsa, çok sayıda ticaret yapan esnafımız canına kıyacaktır…

Biliyorum çok can sıkıcı bir durum!...

Medya Takip Merkezi araştırmasına göre İstanbul`da gerçekleşen intiharlarla ilgili haberlerde yüzde 70 oranında artış görüldü. Medya Takip Merkezi (MTM) İstanbul`un 2010 yılı boyunca en çok hangi olaylar ile gündeme geldiğini ortaya koydu. Araştırmaya göre, kültür-sanat haberleri yaklaşık yüzde 46 oranında artış gösterirken, intihar haberlerinde 2009 yılına oranla yüzde 70 oranında artış yaşandı.

Ticaret yapan küçük, orta esnafın ekonomik sıkıntıları önümüzdeki 2 yılda daha da artacak…
Ben bu durumu bildiğimiz ticaretin düzeni değişti diye açıklıyorum. Çünkü biz enflasyonist düzenin esnaflarıyız…

Son 10 yılda değişen ne?

1- Malı spot nakit alırdık,üzerine piyasa karını koyar ve enflasyon var diye, vade farkıyla taksitli satardık. Ki bu alım satımdan ciddi karlar ederdik. Şimdi çok sayıda mal satmalıyız, yani sürüm yapmalıyız. Ama dükkan,vergi,eleman sigortası, lojistik;depo,eleman, araç, akaryakıt giderlerini hesaplarsak para kazanmamız mümkün değil!.Giderler çıkmaz… Alış veriş merkezleri ile rekabet yapma şansımız hiç yok…

2- Enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde sürekli ticari mallara gelen zamlardan dolayı stok karları yaşardık. Teknoloji ve moda çok yavaş değiştiğinden, stok mallarda bu yüzden sorun çıkmazdı.Şimdi öyle mi?! Teknoloji ve moda öylesine baş döndürücü bir hızla gelişti ki !, Mal stoka girmeden yeni bir üst modeli fabrikasında üretilmiş oluyor.

3- Eskiden müşteri portföyümüz diye bir şey vardı. Şimdi herkesin cebinde taksitli alışveriş kredi kartları var. Haklı vatandaş en ucuz neredeyse oradan rahatça satın alabiliyor, eskiden tanıdığa giderdi,kefile ihtiyaç olmasın diye...Bu avantajda elimizden gitti.

4- En korkuncu da esnaflar için şimdi söyleyeceğim; İnternet Ticaret. Tüketici evindeki bilgisayarından, tüm dünyayı görüyor, en ucuz nerede hemen bulup rahatlıkla siparişini veriyor. Kargo şirketleri aracılığıyla aynı gün evinde. Hatta gıda marketler, kendi dağıtım filolarını kurdular bile...

5- Eskiden mahalle bakkalları vardı, butiği vardı v.s vardı. Fiş vermezlerdi!... Şimdi alışveriş merkezleri fişini, faturanı sen istemesen bile veriyor eline. Bu nedenle haklı olarak devletimizde vergi geliri açısından küçük esnafı gözden çıkartmış durumda.

6- Büyük alışveriş merkezlerinde üstelik satılan malların neredeyse tamamına yakını taze olunca, küçük esnafın elindeki bayat, modası geçmiş malı almaz tabi vatandaş..


İşte bu nedenlerden dolayı, halihazırda küçük,orta esnaflık yapanları kurbanlık koyuna benzetiyorum… İşler düzelecek diye bekliyorlar, işlerin iyi olduğu günlerden birikimlerini yediler, evlerini yediler, katlarını yediler,arabalarını yediler. Oysa değişmeyen dükkan sahiplerinin insafsızca aldıkları kira bedelleri ve kira artışları… (ki az kaldı, Dükkan sahipleri, kiracı esnaf bulamayacaklar pek yakında) Ve de her geçen gün artan işletme giderleri.

Ve işler iyi olacak diye, ayakta kalmak için alınan krediler…. Ben bunu halihazırdaki sorunları ertelemeye benzetiyorum, bir erteliyorsun, iki erteliyorsun,üç erteliyorsun ve en sonunda karşına aşılmaz bir duvar çıkıyor.

Zenginliğe, lüks hayata alışmış olan yakın aile bireyleri de esnafı anlayamıyor, anlasa da bir sebep, bir sorumlu bulunmak zorunda olduğundan, eminim kahrediyorlar zavallıya. Yapayalnız kalmış, akrabası kaçmış,eşi kaçmış, dostu kaçmış,çocuğu kaçmış, karşısına çıkan duvarı da görünce esnaf ne yapıyor; CANINA KIYIYOR….

Son sözüm küçük esnaflık bitmiştir. Herkes önlemini ona göre alsın… Kendilerine sağlıklı farklı yollar çizsinler…Evlerine iki ekmek götürebildilermi şükretsinler hallerine.

1 yorum:

saban dedi ki...

küçük esnaf nasıl kurtulur
1 önce insan olmasını öğrenecek
2 kılık kıyafet önem verecek
3 orasını burasını kaşıyıp ekmeğe tutmayacak
4 hafta sonları ve hafta içi akşam 5 ten sonra büyük marketlerin kapanması
5 akşam 5 ten sonra nöbetçi bakkalların açması
6 hala ısrarla 15 m2 dükkan ile satış yapma ısrarından vazgeçmesi
7 her üründen bir tane bulundurmayıp insanlara seçme şansı tanıması